Çocuklar için okuma zamanı: 7 dk
Bir zamanlar bir kız vardı; o kadar tembeldi ki, hiç iplik bükmek istemiyordu. Annesi ne söylerse söylesin kız bildiğini okudu. Sonunda annesi çok öfkelendi, sabrı tükendi ve ona dayak attı. Kız sesli sesli ağlamaya başladı. Tam o sırada oradan kraliçe geçmekteydi; onun ağlamasını işitince durdu ve kadına, kızını niye dövdüğünü sordu, çünkü sesi ta sokaktan duyulmuştu!
Kadın anlaşılan kızının tembelliğini söylemekten utandığı için şöyle dedi: „Onu ip eğirmekten bir türlü vazgeçiremiyorum; hiç durmadan iplik bükmek istiyor. Oysa onca keteni buraya getiremeyecek kadar fakirim ben!“
Kraliçe, „Ben iplik çekerken çıkan sese bayılırım, hele o tekerleğin tıkırtısına! Kızını bana ver, onu saraya götüreyim; bende keten bol, istediği kadar iplik çeksin“ diye cevap verdi.
Kadın bu işe çok sevindi ve razı oldu. Kraliçe kızı yanına aldı. Saraya varınca ona tavanına kadar keten dolu üç oda gösterdi ve „Hadi bakalım, bunlardan iplik çek; hepsini bitirirsen seni en büyük oğlumla evlendiririm. Sen fakirsin, ama ben buna aldırış etmiyorum; senin zindeliğin ve çalışkanlığın düğün çeyizi yerine geçecek“ dedi.
Kız için için çok korkuyordu, çünkü ip eğirmeyi beceremiyordu; ayrıca bu iş üç yüz yıl sabahtan akşama kadar çalışsa yine bitmezdi!
Tek başına kaldığında ağlamaya başladı, böylece elini hiçbir şeye değdirmeden üç gün geçti. Üçüncü gün kraliçe çıkageldi, hiç ip eğirmemiş olduğunu görünce şaşırdı; ama kız annesinden ayrılmış olmanın üzüntüsüyle işe daha başlamadığını söyleyerek özür diledi.
Kraliçe buna göz yumdu, ama giderken, „Yarın işe başla ama“ dedi.
Kız yalnız kaldığında ne yapacağını bilemedi, bir çare aramanın üzüntüsü içinde pencerenin önünde durdu. Derken üç cadının gelmekte olduğunu gördü. Birinin sağ ayağı aynen ördeğinki gibiydi ve düztabandı; öbürünün alt dudağı nerdeyse çenesine değiyordu; üçüncüsünün de başparmağı öyle genişti ki, neredeyse yamyassıydı. Üçü de pencerenin önüne gelip durdu; kıza ne derdi olduğunu sordular. O da içine düştüğü durumu anlattı; kadınlar ona yardım etmeye karar verdiler:
„Bizi düğüne davet eder ve bizden utanmazsan, hatta teyzelerin olduğumuzu söylersen, tezgâhının başına geçer ve en kısa zamanda ketenlerin ipliğini çekeriz“ dediler.
„Bunu seve seve yaparım! Hadi hemen içeri girin ve işe başlayın“ diye cevap veren kız, bu üç acayip cadıyı içeri alarak ilk odaya soktu, onlara oturup iplik çekebilecekleri bir yer ayarladı. Biri ip eğirmeye başlayarak çıkrığın pedalına bastı, öbürü ipliği nemlendirdi, üçüncü de onu parmağıyla bükerek üzerine vurmaya başladı. Ne kadar çok vurursa iplik bir o kadar inceliyordu.
Kız üç kadından kraliçeye hiç bahsetmedi ve zaman zaman gösterdiği iplik yığınları nedeniyle ondan bol bol övgü aldı.
İlk oda boşaldıktan sonra kadınlar İkinciye, oradan da üçüncüye geçerek işlerini bitirdiler. Kızla vedalaşırken de ona, „Bize verdiğin sözü unutma! Bu senin şansın olacak“ dediler.
Kraliçe oda dolusu çekilmiş iplikleri görünce düğüne karar verdi. Damat böylesine çalışkan ve becerikli bir eşi olacağı için sevindi ve onu övdü.
„Üç tane teyzem var“ dedi kız. „Bana çok iyilikleri dokundu. Böyle mutlu bir günümde onları unutmak istemem. İzin verin onları da davet edeyim, benim masama otursunlar.“
Kraliçeyle oğlu, „Neden izin vermeyelim ki?“ dediler.
Ve şenlikler başlayınca üç kız kurusu acayip kıyafetleriyle çıkageldiler.
Gelin, „Hoş geldiniz, sevgili teyzelerim“ dedi.
Ama damat, „Bu akrabalık da nerden çıktı?“ diyerek ördek ayaklı, düztaban kadının yanma yaklaştı ve „Neden bir ayağın böyle ördek ayağı gibi geniş?“ diye sordu.
„Basmaktan“ dedi kadın, „Pedal basmaktan.“
Damat bu kez ikinci kadına sordu. „Alt dudağın niye o kadar sarkık?“
„İplik yalamaktan“ diye cevap verdi kadın.
Üçüncü kadına, „Başparmağın niye öyle yassı?“ diyen damadın aldığı cevap şöyle oldu:
„İplik bükmekten.“
Damat dehşet içinde kalarak, „Bundan böyle benim güzel karım hiç, ama hiç ip eğirmesin“ dedi.
Böylece kız iplik çekmekten kurtuldu.

Arka plan
Yorumlar
Dilbilim
„İp Eğiren Kadınlar“ masalı, Grimm Kardeşler tarafından derlenmiş bir halk masalıdır ve tembellik, çalışma ve zekice çözüm bulma temaları etrafında döner. Masal, ip eğirmekten hoşlanmayan bir kızın, annesi tarafından kraliçeye yanlış bir sebeple tanıtılmasıyla başlar. Kraliçe, kızın sürekli ip eğirmek istediğini zanneder ve ona sarayda, büyük miktarda ketenle dolu üç odayı gösterip bitirmesi karşılığında onu oğluyla evlendireceğini söyler.
Kız, bu işin altından kalkamayacağını anladıktan sonra çaresizlik içinde ağlarken, üç cadı ile karşılaşır. Cadılar, düğününe davet edilmeleri ve kendilerinden utanmaması şartıyla kıza yardım etmeyi teklif ederler. Kız, cadıların yardımıyla tüm keteni eğirmeyi başarır ve kraliçeye büyük bir iplik yığını gösterir. Kraliçe, bu çalışkanlıktan çok etkilenir ve düğünü düzenler.
Düğün günü geldiğinde, kız üç cadıyı davet eder. Cadılar, kendilerine özgü görünüşleriyle gelirler ve damatları tarafından dikkatle incelenirler. Damat, cadıların fiziksel özelliklerinin sürekli iplik eğirme işinden kaynaklandığını öğrenince, korkuya kapılır ve karısının asla ip eğirmesine izin vermeyeceğine karar verir. Böylece, kızın tembelliği zekice bir çözümle ödüllendirilmiş olur ve ip eğirme zorunluluğundan tamamen kurtulur.
Bu masal, çalışkanlık ve tembel kişilere yardım eden doğaüstü varlıklar teması, zekice çözümler ve sürpriz sonuyla ilginç bir hikâye örneğidir.
„İp Eğiren Kadınlar“ masalının farklı yorumlarına odaklanarak, bu hikayenin birkaç farklı perspektiften nasıl değerlendirilebileceğini inceleyelim:
Çalışkanlık ve Tembellik Üzerine Bir Yorum: Masal, yüzeyde çalışkanlık ve tembelliğin çatışması üzerine kurulu gibi görünse de, aslında çalışmanın toplum gözündeki değeri üzerine düşündürücü bir yorum yapar. Kızın tembelliği, annesinin bile utancı haline gelirken, hikaye işin doğasında yer alan zorluklara ve dış yardımın (cadılar gibi) önemine vurgu yapar.
Toplumun Beklentileri ve Kadın Rolleri: Masal, kadınlardan beklenen rollerin eleştirisini yapabilir. Kraliçenin keten ipliği bükme işini özellikle sevmesi, kadınlara atfedilen geleneksel ev içi rollerin bir yansımasıdır. Ancak, kızın en nihayetinde ip eğirmekten muaf tutulması, bu geleneksel rolün sorgulanmasına ve kadının farklı bir yaşam sürme hakkına kavuşmasına işaret eder.
Hikaye İçindeki Sosyal Yardımlaşma: Hikaye, sosyal dayanışmanın önemini öne çıkarıyor. Üç cadı, kızın çaresizliğini görünce yardım eder. Bu yardım, karşılıklı çıkar ilişkisine dayanmadan, saf bir yardımlaşma örneği gösterir. Kızın da bu yardımı kabul etmesi, insanın hayatı boyunca başkalarına ihtiyaç duyabileceğini ve bunu kabul etmenin bir zayıflık olmadığını anlatır.
Masalın Ana Karakteri Üzerinden Birey ve Toplum Eleştirisi: Kızın, annesi tarafından cezalandırılmak yerine desteklenmesi veya yeteneklerini geliştirmeye teşvik edilmesi gerektiği düşünülebilir. Toplumun ve ailenin bireylere yüklediği beklentilerin, bireyleri zorlayıcı noktalara taşıması ve bu yükümlülüklerin altında ezilmelerinin eleştirisi olarak okunabilir.
Kraliçe Figürü ve Yönetici Perspektifi: Kraliçe figürü, aslında bir yöneticinin yetenek ve zeka yerine sadece bir davranış biçimi üzerinden karar vermesini eleştirir bir yapıdadır. Yetenekli ve çalışkan görünmek için gerçekte çalışmaya gerek olmadığı, sadece sonucun önemli olduğu vurgulanıyor.
Her bir yorum, masalın farklı bir yönüne ışık tutuyor ve Grimm Kardeşler’in masallarının zengin alegorik yapısını sergiliyor.
„İp Eğiren Kadınlar“ masalının dilbilimsel analizi, Grimm Kardeşler’in bu klasik hikayesindeki dil yapısını, anlatım tarzını ve kullanılan dil öğelerini incelemeye odaklanır.
Anlatım Tarzı ve Üslup: Grimm Kardeşler’in masalları genellikle belirgin ve doğrudan bir üslupla yazılmıştır. Anlatıcı, olayları zaman sırasına göre net ve basit bir dille aktarır. Bu masalda da benzer bir tarz görülmekte, okuyucuya doğrudan hikaye anlatılarak merak uyandırılmaktadır.
Betimleyici Dil: Masalda karakterlerin ve olayların betimlenmesine önem verilmiştir. Örneğin, üç cadının fiziksel özellikleri ayrıntılı bir şekilde tasvir edilmiştir: „Birinin sağ ayağı aynen ördeğinki gibiydi ve düztabandı; öbürünün alt dudağı nerdeyse çenesine değiyordu; üçüncüsünün de başparmağı öyle genişti ki, neredeyse yamyassıydı. “ Bu betimlemeler, okuyucunun karakterleri zihninde canlandırmasına yardımcı olur.
Diyaloglar: Masalda karakterler arasında geçen diyaloglar, olayların akışına katkı sağlamaktadır. Kraliçe, anne, kız ve cadılar arasındaki konuşmalar, masalın ilerleyişini belirler. Diyaloglar, ayrıca, karakterlerin kişilik özelliklerini de ortaya koyar.
Olumlu ve Olumsuz Betimlemeler: Kızın tembelliği ve kraliçenin onu çalışkan sanarak yanlış anlaması gibi zıtlıklar, karakterlerin olumlu ve olumsuz yönlerini gösterir. Bu da masalın ahlaki ders içeriğine katkıda bulunur.
Ahlaki Ders: Masallar genellikle ahlaki bir ders içerir. Bu masalda tembellik ve çalışkanlık kavramları işlenmiştir. Üç cadının yardımıyla kızın aslında tembel olmasına rağmen çalışkanmış gibi görünmesi, hikayenin ahlaki dersini ironi ile sunar.
Geleneksel Masal Unsurları: Hikaye, büyülü varlıklar (cadılar), kraliyet ailesi (kraliçe ve prens) ve genç bir kız gibi klasik masal unsurlarını içerir. Bu unsurlar, masalın evrenselliğine katkıda bulunur.
Söylem Analizi: Masal boyunca anlatıcının söylemi, karakterlerin sosyal ve ekonomik durumlarına dair ipuçları verir. Kızın fakirliği, annesinin çaresizliği ve kraliçenin cömertliği, o dönemin toplumsal yapısını yansıtır.
Masalın dilbilimsel analizi, Grimm Kardeşler’in eserindeki dilin nasıl bir dünya yarattığını ve okuyucuya hangi mesajları iletmeyi amaçladığını anlamak için önemlidir. Bu tür masallar, basit bir hikaye anlatmanın ötesinde, dilin yapısal ve anlamsal zenginliğini de gözler önüne serer.
Bilimsel analiz için bilgiler
Gösterge | Değer |
---|---|
Numara | KHM 14 |
Aarne-Thompson-Uther Endeksi | ATU Typ 501 |
Çeviriler | DE, EN, DA, ES, FR, PT, FI, HU, IT, JA, NL, PL, RO, RU, TR, VI, ZH |
Björnsson tarafından okunabilirlik indeksi | 44.3 |
Flesch-Reading-Ease Endeksi | 0 |
Flesch–Kincaid Grade-Level | 12 |
Gunning Fog Endeksi | 19 |
Coleman–Liau Endeksi | 12 |
SMOG Endeksi | 12 |
Otomatik Okunabilirlik Endeksi | 10.5 |
Karakter Sayısı | 3.949 |
Harf Sayısı | 3.212 |
Cümle Sayısı | 53 |
Kelime Sayısı | 569 |
Cümle Başına Ortalama Kelime | 10,74 |
6'dan fazla harf içeren kelimeler | 191 |
Uzun kelimelerin yüzdesi | 33.6% |
Toplam Heceler | 1.349 |
Kelime Başına Ortalama Heceler | 2,37 |
Üç Heceli Kelimeler | 235 |
Üç Heceli Yüzde Kelimeler | 41.3% |